BM METATRON: SİMYA MESAJLARI 16 – Kutsanmış Olma
16. Kutsanmış Olma
Sevgililer, değişik şekillerindeki Kutsamak sözcüğü günlük sözcük dağarcığınızın bir parçasıdır. Siz kutsamalarınızı sayarsınız, aksırdığınız zaman birbirinizi kutsarsınız, Ruh’tan kutsanma istersiniz. Bazen, yaşamınızda yeterli kutsamalara sahip olmadığınızı düşünürsünüz. Bu kutsama sözcüğüne bir an için bakalım. O her şeyden önce, İlahi Lütuf, İlahi Takdir, İlahi Destek istemek/almaktır. Kutsama almanın anlamı, kişinin Anne – Baba Tanrı’dan bir şekilde destek/onay/iltimas kazanması gerektiğidir. Daha çok fiziksel güzellik, daha çok para, daha fazla statü, daha çok yetenekler, bu dünyasal yaşamda daha az problemlere sahip olanların kutsanmış olduğunu düşünürsünüz. Genellikle, sizin sahip olmadığınız bir şeye sahip olan kişinin sizden daha çok kutsanmış olduğunu düşünürsünüz. Bazen bunun nedenini merak edersiniz, Yaratıcınıza neden belli bir şekilde kutsanmamış olduğunuzu sorarsınız.
Sevgililer, bir kez daha, yaşamınızda talihli durumlarla kutsanmış olmak, sizin kazanmak zorunda olduğunuz bir şey değildir. Kutsamalar biriktirebileceğiniz bir şey değildir, veya iyi eylemlerinize veya dindarlığınıza ve Ruh’un çalışmasına adanmaya dayalı olan almaya doğru çalışacağınız bir şey değildir. Kutsamalar kendinizin yarattığınız bir şeydir, kutsamalar varlığınıza girmesine izin vermeniz gereken şeylerdir. Daha önce konuştuğumuz gibi, siz Yaratıcınızdan ayrı olmadığınızı ve asla ayrı olmamış olduğunuzu bildiğinizde bir İlahi Lütuf durumunda var olursunuz. Kullanımınızda Anne – Baba Tanrı’nın tam yaratıcı gücüne sahip olduğunuzu kavradığınızda Kutsanmışlık halinde varolursunuz ve gereksinim duyduğunuz veya arzuladığınız herhangi bir şeyi çağırabilirsiniz. Eğer onu seçerseniz, olmanız gereken veya sahip olmanız gereken kesinlikle hiçbir şey olmadığını kavradığınızda, Kutsanmışlık durumunda varolursunuz. Kendi kutsamalarını yadsıyabilen/esirgeyebilen sadece sizsiniz.
Kendinizden esirgediğiniz en büyük kutsama Sevincin deneyimidir. Sevgililer, siz çok fazla eğlenceli olabilen herhangi bir şeyden sakıngansınız. Her nasılsa, siz onu hak etmemişsiniz gibi hissediyorsunuz. Sevinç/Neşe yememeniz gerektiğini hissettiğiniz yasak meyvedir. Adem ve Havva öykünüzde sembolizm zengindir. Yasak meyve, iyi ve kötünün bilgisi değildir, o iyi ve kötü olmadığının bilgisidir. Gerçekte, siz bu bilgiye sahip olduğunuzda, Tanrı gibi, Yaratıcınız gibi olacaksınız. Yaratıcınız tam ve mutlak sevinç içinde var olur. Yaratıcınızın yadsıdığı yaradılışın herhangi bir parçası yoktur. Her şey eşit şekilde kucaklanır. Sevgililer, yargılamak, iyi ve kötüyü tanımlamak Anne – Baba Tanrı’nın yaratmış olduğunun bir parçasının mükemmel olandan daha az/eksik olduğunu söylemek demektir. Bu, Anne – Baba Tanrı’nın bir hata yapmış olduğunu söylemektir. Böylece, Sevgililer, siz kendinizi bir kararsızlık içinde bulursunuz, siz kötü olanı kabul etmezsiniz. Onun sizi incitebileceğinden korkarsınız. Sevinç verici/neşeli olanı kabul etmezsiniz, çünkü gerçekte, onun da kötü olabileceğinden ve sizi inciteceğinden korkarsınız. Siz tam olarak çok iyi hissetmekten korkarsınız. Sevgililer, bu yaşamınızda kutsamaların eksikliği ile sizi başbaşa bırakır. Siz bir çok şeyi yadsırsınız/esirgersiniz, çünkü onların sizi inciteceğinden korkarsınız. Siz kapanırsınız, eğer izin verirseniz sizin için elde edilebilir olan gerçek kutsamalara alıcı değilsiniz.
Sevgililer, İlahi mükemmelliğin bu kavramına ilerlemenin sizin için zor olduğunu biliyoruz. Siz “Tüm bu korkunç şeyler gerçekleşirken, bu dünyada nasıl olur da kötü olmaz? Biz ne yapmalıyız?” diye soruyorsunuz. Siz birini kötü olarak yargıladığınız ve etiketlediğiniz zaman, onu devam ettiriyorsunuz, onu besliyorsunuz. Yargıladığınız şeye daha çok güç veriyorsunuz, onun yayılmasına ve daha sağlam adım atmasına neden oluyorsunuz. Şüphesiz, bu sizin niyetiniz değil. Hepiniz burada, bu gezegendesiniz, bu gezegeni daha iyi bir yer yapmak için ışık çalışmanızı ve spiritüel uygulamalarınızı yapıyorsunuz. Gezegenin yükselmesine yardım etmek istiyorsunuz, nefretin olduğu yerde Sevgi yaratmak istiyorsunuz, savaşların yerine barış ve uyum diliyorsunuz. Yargıladığınız sürece, kötü ile savaştığınız sürece davanızı engelliyor olursunuz.
Gezegeninize, hemcinslerinize yardımcı olmak için yapabileceğiniz en iyi şey kendi Kutsanmışlık durumunuzu bulmaktır. Hem iyi hem de kötüden korkarak, sevinci/neşeyi deneyimlemekten korkarak bu Kutsanmışlık durumunu bulamazsınız. Sevinç Yaratıcınız’ın özüdür, Sevinç benim özümdür. Siz Kutsanmışlık durumunda olduğunuzda, dünya planınız üzerinde herhangi bir yere herhangi bir zamanda korkusuzca yürüyebilirsiniz. Siz İlahi Akış içindesiniz ve hiçbir şeyin sizi incitemeyeceğini biliyorsunuz. Bunu bildiğiniz için, gölgelerin, kıraç arazilerin (kötü yerlerin) içinden yürüyor olacaksınız ve başınıza kötü bir şey gelmez. Bu, sevinç içinde yürümekten başka bir şey yapamayacağınızı bilerek, Kutsanmışlık durumudur. En sonunda hiçbir şeyin size zarar veremeyeceğini tam olarak bilirsiniz. Sevgililer, İlahi olduğunuzu, Yaratıcınız’ın bir parçası olduğunuzu yadsıyarak kendinizi sadece riske atarsınız. Siz bunu tam olarak bildiğinizde, onu Varlığınızda hissettiğinizde, istediğiniz her şeye layık olduğunuzu kavradığınızda, Kutsanmışlık durumunda olursunuz.
Sevgililer, tüm kutsamalarınızı almak için kendinize izin vermeniz, Kutsanmışlığın bu İlahi durumunda var olmak öncekinden daha kolaydır. Gezegensel enerjileriniz değişiyor, onlar daha az bunaltıcıdır. Dünya planında İlahi Simyanın gerçekleşmesinin zamanıdır. Bunlar uzun zamandır konuşulan, kehanet edilen zamanlardır. Bir kez daha, yeni bir enerjiye ilerlediğinizin farkına varmanızı istiyoruz. Eski enerji, eski görüş açıları ve şeyleri yapmanın yolları bu yeni enerjide çalışmayacak. Eğer siz şeylere bakmanın eski yollarına tutunursanız, bu karayolunda bir Ford Model T’de aşağıya doğru gider gibi görünecektir. Eski enerjide ısrar etmek, yeni enerjinin varlığınıza gelmesine izin vermekten, gevşemekten ve salıvermekten daha zor olacaktır. Sonra siz Kutsanmışlık durumuna yürürsünüz.
Bugünkü uygulama egzersizimiz için, bir an için, sevinci tamamen deneyimlemenize izin vermeye neden korktuğunuza bakmanızı istiyoruz. Endişelerinizi/kuruntularınızı salıvermede “yanlış” bulduğunuz şey tam olarak nedir? Eğer iyi ve kötünün bilgisini kucaklamazsanız, bunun yerine iyi ve kötü olmadığı bilgisini kucaklarsanız ne olacağını düşünüyorsunuz? Dünyanın yasasız/kanunsuz ve acımasız bir yer olacağını mı beklersiniz? Yaşamınızın parçalanacağını mı beklersiniz? Hiçbir şey olmazsa ne olurdu? Kendi Kutsanmışlığınıza izin vererek neyi kaybetmek zorunda olurdunuz? Kendi Sevinç deneyiminize izin vererek neyi kaybederdiniz? Hiçbir şey kaybetmez miydiniz? Veya kazanır mıydınız, Kutsamaları elde eder miydiniz?
BEN Metatron’um,
BEN DAİMA Sizinleyim.
Lord Metatron’un adına telif hakları Reniyah Wolf’e aittir.
http://loveandempowerment.com
(Çeviri: Saffet Güler)